Büyük oyun: 2012’de Cern’den flaş bir açıklama gelecek
Haberimizi dikkatle okumadan 2012’cilerin aşağıda ki okuyacağınız haber ile bilinçlere fısıldayacağı mesajı biz önceden duyuralım istiyoruz:
Ey Dünya Tanrı parçacığını da bulduk ! Bundan ötesi yok ! Tanrı bilinci sizin bildiğiniz gibi soyut değil,bilim ile kanıtlanmış somut bir olgudur!
İşte tüm semavi dinler bunu açıkladı.Fakat devrin koşulları ile anlaşılamayacağı için soyut ifadeler kullanıldı kutsal metinlerde !
Bilimin ışığında yeni bir dünya dini oluşturmanın zamanı geldi ! Bilimin açıklayamayacağı hiçbir şey yoktur!
Dünya üzerinde ve ülkemizde bu amaca hizmet eden çok önemli örgütler var.Gerek islami gerek laik gözüken !
Bu örgütlerden biri(İslami geçinen) geçen gün 60. yılını kutladı ..
Cern’de kiler ŞEYTAN’IN ENERJİSİNİ araya dursunlar..Fakat küçük bir tavsiye verelim onlara..Henüz önünüzde 70 bin perde var.Hiç düşünmüyor musunuz higgs bozonunu oluşturan parçacıklar ne ? Y a ondan sonrasını ? Ya daha sonrasını ?
Maalesef bunlar bilime o kadar tapıp kör olmuşlar ki bunun sonunun gelemeyeceğini anlamaz olmuşlar Kalpleri Mühürlenmiş !
Yunus Emre ne güzel söylemiş :
İlim İlim bilmektir !
İlim kendin bilmektir!
İnsanın hakikatini kavrayamayanlar ne ilim i anlar ne de ALLAH (C.C) gerçeğini …
Ancak bilimsel veriler ışığında debeledip dururlar !
Bilim ile İlim arasında ki farkı kavrayamayanlar ise ATATÜRK’ÜN şu sözünü hiç bir zaman anlayamayacaklar !
HAYATTA EN HAKİKİ MÜRŞİT İLİM’DİR…
Atatürk’ümüzün bu sözünü kavrayanlar İLİM’İN öncüleri BİLGİ ÇAĞI’NIN GERÇEK ÖNCÜLERİ OLARAK ÇAĞA HÜKMEDİP,EMPERYALİST DÜZENİ YIKACAKLARDIR !
İşte haberimiz:
Hürriyet Gazetesi yazarı İsmet Berkan bugünkü yazısını bu ilginç konuya ayırdı; 10 milyar dolarlık ‘büyük hadron çarpıştırıcı’sında yapılan devasa deneyin en merak edilen bölümünün sonuçlarıyla ilgili ilk bilgiler bu komiteye verilecek. bu Sonra, salı günüöğleden sonra, ‘Tanrı Parçacığı’ adı verilen Higgs bozonunu arayan iki deneyin en tepe yürütücüleri bir seminerde basının karşısına çıkacaklar ve ne bulduklarını veya bulamadıklarını anlatacaklar.
Açıkçası, fizik dünyası nefesini tutmuş salı gününü bekliyor. Beklerken de sızan söylentilerden, o söylentilerdeki bilgi kırıntılarından hareketle spekülasyonlar yapılıyor, büyük veya küçük iddialar ortaya atılıyor. Son birkaç günde salı günüaçıklanması beklenen şeyle ilgili okuduğum internet blogu ve haber sayısı herhalde 100’ü aştı. Daha önce böyle bir büyük heyecan dalgası yaşandığını hatırlamıyorum.
İki hafta önce de bu köşede yazdım, bilimciler CERN deneylerinde ‘Tanrı Parçacığı’nı aradıkları alanı daralttılar. Bu daralma zaten gerekliydi. Şimdi, parçacığın tam da tahmin edilen yerde, 125 GeV enerji seviyesinde görüldüğü yazılıp çiziliyor.
Bu, eğer doğruysa, aynı anda hem iyi haber hem de kötü haber demek. Çünkü, ‘Standart Model’ adı verilen büyük teori, aslında Higgs bozonunu tahmin etmiyor, onun varlığını nerdeyse şart koşuyor.
Buna göre, ‘büyük patlama’dan hemen sonra (saniyenin 2 trilyonda biri kadar sonra) ‘Higgs Field’ denen bir enerji alanının oluşması ve temel parçacıklara kütle kazandırması, yani etrafımızda gördüğümüz bütün evren meydana getiren kütlelerin (atomun kendisi başta olmak üzere) ortaya çıkması gerekiyor. Yoksa, parçacıklar ışık hızında ordan oraya savrulacak, birbiriyle çarpışa çarpışa varolup gideceklerdi ama bugün gözlediğimiz evren ve bizler olamayacaktık, çünkü atom bir araya gelmeyecekti.
Ancak, ‘Tanrı Parçacığı’nın veya ‘Higgs Field’ın 125 GeV gibi bir seviyede oluşması, umulandan küçük olması demek. Eğer dedikodular doğruysa, ‘Tanrı Parçacığı’ adı verilen Higgs Field, sadece iki bakır atomu büyüklüğünde.
Öyle olunca da, ortaya çıkan kütlenin küçük bir miktarı (kabaca sekizde biri) Higgs’den geliyor deniyor. Yani, ben kabaca 100 kiloyum, beni oluşturan kütlenin 12.5 kilosu Higgs’den geliyor, geri kalanı ise enerji.
Bu rakamların anlamı, evrenimizin sanılandan daha fazla istikrarsız olduğu ve dolayısıyla da daha kısa ömürlü olduğu. Evrendeki bütün atomlar tam da bu sebeple sürekli parçacık ve enerji kaybediyor, İngilizcesiyle ‘decay’ halinde.
Tabii hemen karalar bağlamanın, ‘Eyvah kıyamet günü yaklaşıyor’ demenin pek anlamı yok ama salı günü bu yazıda sözü edilen şeylerin bulunduğu bir kesinlik içinde açıklanabilirse, o zaman belkievrenin kalan süresini hesaplamak da mümkün olacak.
Evrenin bir başlangıcı olduğunu, bunun ‘büyük patlama’ anı olduğunu biliyorduk, acaba şimdi de ‘Tanrı Parçacığı’ aracılığıyla bir de sonu olduğunu mu öğreneceğiz?
Nefeslerimizi tuttuk, salı gününü bekliyoruz.