FBKG 1 yıl önceden 3. Dünya Savaşına atılan adımı ve İslam Dünyasına savaşın anahtarını yazmıştı!
BİR YIL ÖNCE YAZARLARIMIZDAN BARAN AYDIN KIRMIZI KİTAP HAKKINDA YAZDIĞI YAZIDA UYARMIŞTI!
TÜRKİYE 3. DÜNYA SAVAŞINA ADIM ATIYOR!
FAKAT O GÜNLERİN ŞARTLARINDA BU YAZI ÇEŞİTLİ YERLERDE TEPKİ ÇEKMİŞ SAVAŞ ÇIĞIRTKANLIĞI YAPILIYOR DENMİŞTİ!
BUGÜN GELİLEN DURUM GÖSTERİYOR Kİ; KIRMIZI KİTAPLA BAŞLAYAN SÜREÇ ASLINDA İSLAM DÜNYASINA AÇILACAK SAVAŞIN ANAHTARI İDİ..
YAZARIMIZ BARAN AYDIN’IN YAZISINI BİR DAHA YAYIMLIYORUZ:
Sizlere bir önceki yazımda Türk Milli Siyaset Belgesi’nin Türk Devlet dinamiğinin devamını sağlayacak ölçüde,bilgi toplumunun önünü açacak nitelikleri ile yeniden dizayn edilmesi gerektiğinden bahsetmiştim.
Bu yazımın son bölümünde hükümet-bürokrat-ordu üçlüsüne seslenerek ‘’ Türk devleti,bilgi çağına ait yeni üretim mekanizması devreye sokmalıdır!ABD ve İsrail yapımı teknolojilerden,T.C. yazılımları ile üretilmiş teknolojilere yönelmelidir.Türkiye,siyasetini ABD odaklı değil,yeni kuracağı birlik içerisinde ki ülkelere göre ayarlamalı ve şekillendirmelidir ‘’ dedim.
Bunları ifade ederken,Türk Devleti’nin denetleyici toplumsal mekanizmalarının bu konudan hiçbir şekilde haberdar olmadıklarını kastetmedim.Bahsettiğim konu;Türk Devleti’nin içine çöreklenmiş,küresel elitlerin ulusumuz ve tüm toplumsal fikri bağımsız milletlerde ki uşaklarının yerleştirilmek istenen üretim mekanizmasını devreye sokmamamız için ellerinden geleni yaptıkları ve buna engel olduklarıdır.
Haçlı koalisyonunun ‘’kendi dinamiğimizi’’ devreye sokmamız için açık ve gizli olağanüstü bir çaba sarf ediyor.
Bugünlerde örneklerini açıkça görmemiz mümkün.
Artan ABD-AB-İsrail güdümlü hain PKK saldırıları…
IMF ile anlaşmadığımızdan dolayı TUSİAD gibi ulusun altını oyan AB güdümlü burjuvanın 360 derece siyasi anlayışını değiştirerek MİLLİYETÇİ(!) bedene bürünmesi…
Anayasa değişikliği ve referandum sürecinde ki dezenformasyonlar…
Silivri’de haklı olanların yanında,tüm hayatını Kemalist felsefeye adamış insanların haksız yere cezaevlerinde süründürülmesi…
Yukarıda saydığım tüm konular milletimiz için oldukça önemlidir.Fakat unutulmaması gereken tüm bu konuların ortaya çıkış sürecine çok dikkat edilmesi gereğidir ve bunu fark ederek Türk siyasasının karşıt ideolojik alanlarda dahi olsa devlet dinamiğimizin devamının sağlanması için ‘’BİRLİK’’ oluşturabilmesidir.Dünya bilgi çağına geçiş sürecini tartışırken,yeni teknolojiler ile tüm emperyalist devletler yeniden emperyal stratejilerini biçimlendirirken, ulusumuza bu aşamada biçilen kaftan;bilgi toplumunun itici unsuru olan yeni teknolojilerden ve bunun yansıması kültürel birlik siyasasını yaratma lüksünden yoksun,toplumumuzun farklılıklarını uzlaştıracak kuvva-i milliye ruhunun bir daha yenilenemeyecek ölçüde zedelendiği,sözde demokratik bir ülke olma çabası.Bugün tüm batı ülkeleri geçmişlerinde uyguladıkları ve halen uygulamaya devam ettikleri faşizan oluşumlarına rağmen fiilen gerçekleştirmiş olduklarını geride bırakıp,bilgi çağı sürecindeki yeni felsefelerini tasarlıyor ve tartışıyorlar.Fakat her nedense geçmişin sömürüye maruz kalan coğrafyasında(Osmanlı coğrafyası) haçlı koalisyonu,bu devletleri geçmişleri ile yüzleşmek,geçmişlerini sorgulatmak ve bununla demokratik olma yolunda ilerleneceği masalını okuyorlar!
Dikkat edilmesi gereken nokta:Bir millet geçmişiyle yüzleşip uygulayabildiği kadar demokratik bir rejim olsun,edinebildiği kadar döviz miktarını merkez bankasında biriktirerek istediği ölçüde zengin olsun,bilgi çağında BİLGİ’NİN YÖNETİMİ esas olduğu için;yerli teknoloji üretmiyor ve bunu devlet idealinize-stratejinize yansıtamıyorsanız devletiniz çökmeye mahkümdur.Bu durumda Silivri’yle ve anayasa değişikliği süreciyle demokratikleşmeye çalışanların,IMF ile anlaşılmadığı için sıcak para yüzü göremeyeceklerini anlayarak aniden milliyetçi kesilenlerin,PKK saldırılarını fırsat bilip ballandıra ballandıra şehit cenazelerini yayınlayanların ve tartışanların elimizin altından kaçmakta olan yeni çağ anlayışının farkına varmadan nereye hizmet ettiklerinin bilincinde olmaları zorunludur.
Fakat Türk devlet mekanizmasını ellerinde bulunduranlar bu farkındalıktan yoksun olarak,Türk Devleti’nin yönünü Göktürk’lerden milli mücadeleye,milli mücadeleden günümüze belirleyen Kırmızı Kitap’ı yukarıdaki söz etmiş olduğum role,yani sözde demokratik devlet olma rolüne uygun olarak yenilediklerini zannederek tüm halkımıza karşı başlatılacak zulüm ve savaşın önünü açmışlardır.
Ulusumuzun kırmızı kitabı olarak bilinen ulusal stratejimizin ve siyasasının rehberinin değişmesi,Cumhuriyetimizin geleceğine yön verecek.Ben Kemalist bir yazar olarak bir önceki köşe yazımda kırmızı kitabın içeriğinin BİLGİ ÇAĞINA UYGUN YENİDEN DİZAYNINI İSTERKEN,BUGÜN KIRMIZI KİTAP’TA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLERİ KINIYORUM!
TÜM DÜNYA DEVLETLERİ SİNAİ ÇAĞI GERİDE BIRAKIP DİJİTAL ÇAĞA GÖRE DEVLETLERİNİ DİZAYN EDERKEN FEODAL ÇAĞ KIRINTISI CEMAATLERE ÖZGÜRLÜK TANIYAN BİR MİLLİ SİYASET BELGESİ İÇERİĞİNİN BİZİ BİLGİ TOPLUMUNA DEĞİL,AŞİRET TOPLUMUNA GÖTÜRECEĞİNE İNANIYORUM!Devletimiz bilgi çağında elbette dini özgürlükleri kısıtlayan dar bir gözlükle dini tehlike olarak görmemelidir.Fakat bu vaziyet,ABD’nin oyuncağı olmuş cemaatlere özgürlük tanınacağı ve onların uzantısı iktidar zoru ile kırmızı kitabın değişeceği anlamına gelmemeliydi!
TÜRKİYE CUMHURİYETİ ŞEYHLER DERVİŞLER VE MÜRİTLER MEMLEKETİ OLAMAZ.ATA’NIN İZİNDE YÜRÜYENLER DERİNLERDEKİ TÜRK MİLLETİNİN GÜCÜ,BU DÜZENLEMELERE GÜNÜ GELDİĞİNDE SERT BİR TAVIR KOYACAĞINI GÖRMEMEK GAFLET DUYGUSUNUN NE KADAR İLERİ GİTTİĞİNİN GÖSTERGESİDİR!
Hemen bu yanlıştan dönülmesini diliyorum.Yoksa aynen 1. Dünya savaşında olduğu gibi,3. Dünya savaşı da yine öz toplumumuzun yetiştirdiği devlet adamlarımızın kendini bilmezlikleri ve yabancı devletlere sadık tavırları sayesinde kendi elleriyle tüm toplumsal fikri bağımsız milli devletlere(Türk-İslam coğrafyası) karşı başlatılmış olacaktır!
BARAN AYDIN
FBKG