Gladio’nun çarkları çalışıyor!
İmralı müzakerelerinin altından Bebek ekibi çıktı. Biri Kandil’den mesaj taşıyor, diğeri içte ve dışta saha çalışması yapıyor, öteki de kitabını yazıyor!
Dünya, bu buluşmayı YENİÇAĞ’da okudu
18 Şubat 2005’te Bebek’te bir İtalyan restoranında gizlice buluşan kadroyu, YENİÇAĞ ortaya çıkarmıştı. O kadro şimdi faaliyetleriyle kendini deşifre ediyor.
Bebek kadrosu sıkı çalışıyor!
OrganİzatÖrlüĞünü ABD’li ajanlar Edelman ve Parris ile eski MİT’çi Sönmez Köksal’ın üstlendiği Bebek buluşmasında rol alan Cengiz Çandar ve Hasan Cemal ile Soros’un finanse ettiği TESEV’ci Can Paker bir kez daha sahne aldı.
PKK açılımına tam destek…
AKP’nin PKK açılımına verdikleri destekle öne çıkan Bebek ekibi, 2007’deki sınır ötesi operasyona da şiddetle karşı çıkmıştı. Çandar’ın TESEV adına hazırladığı Kürt raporu ve Cemal’in Kandil röportajı ’cilalı imaj’ çalışması oldu.
Zihinlere siyasallaşma gazı!
PKK ile silahlı mücadeleden sonuç alınamayacağı tezini özenle işleyen Çandar ve Cemal, açılımın ilerlemesi için cansiperane çalışıyor. Çandar ve Kandil’den mesaj taşıyan Cemal’e selamlar ise İmralı canisinden geliyor.
“BEBEK EKİBİ” YENİDEN İŞBAŞINDA
2005’te CIA ajanları ve dönemin MİT Müsteşarı Köksal’la Kürt açılımı için rol paylaşımı yapan Cengiz Çandar, Hasan Cemal ve Can Paker görevlerini bir kez daha yerine getirdi
CIA Ajanı Edelman ve Marc Parris, eski MİT Müsteşarı Sönmez Köksal, eski TRT Genel Müdürü Cem Duna, Soros’un fonladığı TESEV Başkanı Can Paker ile gazeteciler Hasan Cemal ve Cengiz Çandar’ın, 18 Şubat 2005’te Bebek’te bir restorandaki gizli buluşmalarını YENİÇAĞ tüm dünyaya duyurmuştu. 18 Şubatçıların Kürt açılımına verdikleri destek, buluşmanın ortak emelini açığa çıkarmıştı. Cengiz Çandar’ın TESEV adına hazırladığı Kürt Raporu ve Hasan Cemal’in ikinci kez Kandil’de gerçekleştirdiği röportaj, ekibin açılım sürecinde aktif rol oynamalarının Bebek’teki yemekte kararlaştırıldığını bir kez daha ortaya koydu.
Operasyona karşı çıkmışlardı
18 Subatçıların tamamı, 2007’deki sınır ötesi operasyona karşı çıkmıştı. Parris, Köksal ve Çandar, “terör örgütü PKK’nın saldırılarının asıl hedef AKP” tezini işliyor. Bebek Grubu’nun diğer üyeleri bu fikri yaymaya çalışıyordu. Edelman, Cemal ve Paker ise zihinlere, sorunun siyasi yoldan çözülmesini işliyordu. PKK’ya karşı silahlı mücadeleyle sonuç alanamayacağı iddiasını tekrarlayarak, kamuoyu yaratma peşinde koşuyorlardı. 22 Temmuz 2007 seçimlerini değerlendiren Hasan Cemal, “Sanki aşırı güven, AKP’nin soruna ilişkin bakışını değiştirmiş durumda… Tümüyle değişti diyemiyorum. İlk izlenimler böyle… Ancak, bir kez daha yinelemekte yarar var. Kimlik ve kültürel haklar, PKK ile dağdan indirme ve Irak Kürtleriyle diyalog, Güneydoğu’da kalıcı barış için yaşamsal konulardır” diyerek AKP’nin açılım politikalarından geri adım atmaması için çaba harcıyordu.
Kürt Raporu
18 Şubat ekibi, son günlerdeki davranışları ve rol paylaşımlarıyla Bebek’teki yemekte varılan mutabakata sadık olduklarını gösterdi. Soros’un fonladığı TESEV’in başkanı Can Paker, AKP hükümetine, 2. Kürt açılımı için yol haritası olması için bir rapor hazırlattı. Raporu hazırlayan isim ise yine gruptan Cengiz Çandar. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül başta olmak üzere, üst düzey devlet ve hükümet yetkilileri, MHP’nin dışındaki siyasi partilerin temsilcileri, PKK yöneticileri, DTK, Iraklı hükümet yetkilileri ve sivil toplum kuruluşlarıyla görüşülerek hazırlandığı bildirilen raporda, İmralı ile hükümetin yürüttüğü müzakarelere de net bir şekilde yer veriliyor.
2 yıl sonra yeniden Kandil’de
Ekibin diğer elemanı Hasan Cemal de dünkü Milliyet’te yayımlanan Karayılan röportajıyla Bebek’te üstlendiği görevini bir kez daha yerine getirdi. 2 yıl sonra yeniden Kandil’e giden Cemal, terör örgütü lideri Murat Karayılan’ın sözde çözüm mesajlarını gazetesinde yazarak açılıma hizmetlerini sürdürdü.
Habur engel olmuş
Raporda, 2010 yılına kadar MİT Müsteşarı Emre Taner tarafından yürütülen görüşmelerin, Habur olayı üzerine başarısızlığa uğradığı belirtilerek, “Devlet-Öcalan görüşmelerinde ’7. Dönem’ başladı. Bu dönemde ’devlet heyeti’şeklinde yapılan görüşmelere Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Müdürlüğü’nden bürokratlar da katıldı” ifadesi kullanıldı.