Mossad Kürdistan’a hazırlık yapıyor
Suriye’yi karıştıran karanlık eller binlerce kişiyi göç yollarına döktü. Hatay’ın Yayladağı ilçesine gelen son grup çadır kente götürüldü.
“Büyük Kürdistan” yapbozu Irak’tan sonra Suriye ile yeni parçasını kazanmak üzere… Sırada İran ile Türkiye var!
“Tampon” senaryosu
Irak’ta sahnelenen GOP senaryosu Suriye için de bire bir uygulanıyor. Orada da karışıklık çıkarılmış ve oluşturulan “tampon” bölge Irak’tan koparılarak kukla devletin temeli atılmıştı.
Adım adım ilerliyor…
Surİye’den koparılacak toprağın “Büyük Kürdistan” a eklenmesiyle planın yarısı gerçekleşmiş olacak.
Haritalarla deşifre edilen planın sonraki bölümünde ise sıra İran ve Türkiye’ye geliyor!
100 YILLIK HAYALİN HARİTASI
Peşmergebaşı Barzani’nin babası da emperyalistlerin 100 yıl önce çizdiği bu harita için çalışmıştı.
BOP’UN ÖNGÖRDÜĞÜ HARİTA
ABD’nin eski Dışişleri Bakanı Rice’ın açıkladığı BOP haritası 22 devletin sınırlarını değiştiriyor.
‘Kirli eller’ Suriye’de de iş başında
1 Mayıs 1977’de Taksim Meydanı’nda 36 kişinin öldüğü olaylarda ilk kurşunu atan el, 2 yıl önce İran’da geçtiğimiz günlerde de Suriye’de ortaya çıktı. 2009’da İran’ı karıştıran CIA ajanlarının öldürüp “Devrim şehidi” ilan ettiği Nida’nı akıbetine Suriye’de de Meryem adlı mühendis uğradı.
Nida’dan Meryem’e…
Meryem’in vurulmasıyla ilgili görüntüler, iki yıl önce Tahran’da Nida adlı kadının öldürülmesi ve 1 hafta süren araştırmanın ardından cinayetin kaçak bir silahla bir CIA ajanı tarafından işlendiğinin ortaya çıktığı olayı hatırlattı. İran’da amacına ulaşamayan ABD, Esat yönetimini düşürerek Büyük
Ortadoğu Projesi’nde Irak’tan sonra bir aşamayı daha tamamlamaya çalışıyor. Cisr uş Şuğur kentinden Hatay’a geçen Suriyeli mültecilerden Güveççi Ali isimli şahsın çektiği görüntüler dün medyada yer aldı. Görüntülerde 27 yaşındaki mühendis Meryem, halkı askerlere karşı kırşkırtıcı konuşmalar yaptığı sırada nereden geldiği belli olmayan bir kurşunla hayatını kaybediyor. Görüntüleri çeken Ali, muhalifleri attığı devrim nutuklarıyla coşturan Meryem’in son sözleri şöyle: “Beşar Esad’a şükrediyoruz çünkü onun zulmü sayesinde kadın ve erkekler birlik olduk. Size güç versin diye Allah’a dua ediyoruz. Allah’ın izni ve sizin çabalarınızla Esad rejimi düşecek.”
‘Devrim şehidi’ demişlerdi
20 Haziran 2009’da İran’da CIA ajanının silahından çıkan mermiyle hayatını kaybeden Nida’yı kalbinden vuran CIA ajanları, hedefi de 12’den vurmak için genç kızı yeşil devrimin şehidi olarak ilan etmişti.
CIA oyunu bozuldu
İran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad ise olayın titizlikle araştırılması ve suçluların cezalandırılması için yargıya talimat vermişti. Güvenlik güçlerinin ve savcıların titiz çalışması sonucu bir hafta sonra gerçek katilin CIA ajanı olduğu belirlenmişti.
Amaç büyük Kürdistan
Nurullah Aydın Suriye sınırımızda kurulacak özerk bölgenin ardından bütünleşme
taleplerinin geleceğini söyledi
Haber: Fatih Erboz
Suriye’den Hatay’a doğru yaşanan büyük göç Kuzey Irak’tan Türkiye’ye yaşanan peşmerge göçünü hatırlatıyor. 1988’de Halepçe katliamıyla başlayan ve Irak’ın kuzeyindeki kukla Kürt devletinin kurulmasıyla ilk etabını tamamlayan proje şu anda Suriye’de işliyor. Suriye’den sonra ise sırada İran ve Türkiye var. Stratejist Dr. Nurullah Aydın, Kuzey Irak’ta olduğu gibi Suriye’de de özerk Kürt bölgesi kurulacağını ve ardından bölgesel bütünleşme söylemlerinin artacağını ve Büyük Kürdistan için içinden geçtiğimiz süreçte yaşanan göçle önemli bir adımın atılmış olabileceğine dikkat çekti. Emekli Büyükelçi İnal Batu ise o zaman olduğu gibi şimdi de Türkiye’nin bu konuda yalnız kalacağını ve Batı’dan yardım beklemenin boş bir beklenti olduğunu ifade etti.
Önce vize kalktı
Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Nurullah Aydın, bir kez daha tarihte olmamış bir devletin emperyalizmin çıkarları doğrultusunda kurulmak istendiğine dikkat çekti. Orta Doğu’da enerji kaynaklarının ve havzalarının güvenliği için Batılı devletlerin bir çok oyunlarının bulunduğunu ifade eden Aydın, 2 bin yıl boyunca devlet kuramayan İsrail’e nasıl devlet kurdurulduysa sınırımızda da benzer bir sürecin sonunda Peşmergeye devlet kurdurulacağını savundu. Batı’nın bölgede kontrolünü artırmak amacıyla böyle bir oluşuma ihtiyaç duyduğunu belirten Aydın, “Bunun ilk ayağı Kuzey Irak’ta yaşandı. Bundan sonra da anlaşılan o ki Suriye’ye sıra geldi. Suriye- Türkiye arasında bilindiği gibi vize kalktı. Ticari ilişkiler ağı arttırıldı. Ayrıca Suriye ülkesindeki PKK ayağına af getirdi. Tüm bunlar gösteriyor ki dört ülkeyi kapsayan Büyük Kürdistan hayali adım adım işliyor” şeklinde konuştu.
Yardım beklemeyelim
İnal Batu daha önce peşmerge göçünde olduğu gibi burada Batılı ülkelerin yükü paylaşmayacaklarının bilinmesi gerektiğini ifade etti. Batu, şöyle devam etti: “Irak’tan göçmenler gelirken ben bizzat batıdan yardımı koordine etmek için çalıştım. O gün bize yaptıkları hiç de hoş değildi. Dolayısıyla bugün öncelikle yardım beklemeyelim. BM Güvenlik Konseyi Libya için veto etmedi ama Suriye’de mümkün değil. Arap Birliği istemeyecektir. Rusya veto eder. Libya’daki durum da yok. Tüm bunlardan sonra Beşşar Esad ile bizim yönetimin arası da öyle sözümüz geçiyor noktasında değilmiş bu da görüldü.
Baba ve oğul Barzani emperyalistlerin emrinde
Mesud Barzani, tıpkı babasının 44 yıl önce yaptığı gibi emperyalist güçlerin planlarını uyguluyorKuzey Irak’taki kukla devletin lideri Mesud Barzani, babası Molla Mustafa Barzani’nin yolunda. 44 yıl önce yine ABD ve İngiltere gibi emperyalist güçler tarafından kullanılan Mustafa Barzani, Kürtlerin Irak’taki ayaklanmalarını yöneten Barzani, “İkinci cephemiz Türkiye olacaktır. Fakat bu mücadele için zaman çok erken” ifadesini kullanmıştı. Yeni İstanbul adlı günlük siyasi gazetenin 29 Eylül 1966 günlü sayısında “İsviçre özel muhabiri” olarak nitelenen Hüseyin Aydınkaya’nın imzasını taşıyan haberde İsviçre Televizyonunda Molla Barzani’nin konuşmasının ve sözde Kürt haritasının yayınlandığı bildirilerek Mustafa Barzani’nin şu sözleri aktarılıyordu:
’İkinci cephemiz Türkiye’
“İstiklal davamızı bir gün muhakkak kazanacağız. ’Kürdistan’haritasını dünya milletlerine kabul ettireceğiz. Irak’tan sonra ikinci mücadele cephemiz Türkiye olacaktır. Fakat bu mücadele için zaman çok erkendir.” Mesud Barzani de geçen yıl temmuz ayında bir televizyon programında,
“Türkiye, Irak, İran ve Suriye’de yaşayan Kürtleri acaba bir gün bir devlet bir araya getirebilecek mi?” sorusunu şöyle cevapladı: “Kürtler bir ulustur. Bu ulus kendi istemi dışında Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Arap ve diğer bölge ülkeleri üzerinde paylaştırıldı. İçinde yaşadığımız bu koşullarda gerçekliğimizin bilincindeyiz. Kürt ulusunun da kendi meşru hakkı olarak Türk, Fars ve Arap ulusu gibi kendi devletine sahip olması gerekiyor. O uluslardan hiçbir eksiğimiz yok. Bu istemimizi de savaş ve şiddet ile elde edemeyiz. Farklı bir süreç gelişebilir, bu devletler bir gün bu gerçekliği kabul edebilir, o uluslar da Kürt ulusunun bu meşru hakkına destek verebilirler.”
Suriyeli diplomat uyarmıştı
Suriyeli siyasi yorumcu Bessam Ebu Abdullah, geçtiğimiz mayıs ayı sonunda yaptığı açıklamada, Büyük Orta Doğu Projesi’nin uygulandığını ve Suriye’den sonra sıranın Türkiye’ye geleceğini söylemişti.
Suriye’de meydana gelen olayların bir proje dahilinde gerçekleştiğini ve bu projenin maliyetinin 3 milyar dolar olduğunu savunan Ebu Abdullah, “Büyük Orta Doğu Planı’nın amacı sorunsuz bir büyük İsrail devleti kurulması. Bunun gerçekleşmesi için Suriye’nin 4’e, Lübnan’ın 8 kantona ayrılması ve Türkiye, Suudi Arabistan, Mısır ile Libya’nın 3’er parçaya bölünmesi gerekiyor ki Libya üçe bölünmek üzere” dedi. Suriye’deki bölünmeyle birlikte Irak, Suriye ve Türkiye’nin güneydoğusunun üzerinde bir Kürt Devleti’nin kurulması için yol açılacağını ileri süren Ebu Abdullah, şu uyarılarda bulunmuştu: “Suriye 45 farklı etnik ve dini grubu barındıran bir ülke. Bu ülkede kaos olduğunda neler olabileceğini düşününebiliyor musunuz? Türkler dikkatli olmalı. Eğer bir Kürt devleti kurulacak olursa, Türkiye’nin güneydoğusu da buna katılacaktır.”
Hatay’a gelenlerin sayısı 4 bini aştı
Suriye’deki olaylar nedeniyle sınırdan geçerek
Türkiye’ye sığınan Suriyeli sayısı 4 bin 300’e ulaştı.
Dışişleri Bakanlığı Orta Doğu’dan sorumlu Müsteşar Yardımcısı Halit Çevik, Yayladağı Kaymakamı Tolga Polat ve beraberindeki heyetle, Suriyelilerin yurda giriş yaptığı Güvecci Köyünde incelemelerde bulundu. Çevik, dün itibariyle Türkiye sınırından giriş yapan Suriyelilerin sayısının 4 bin 300’e ulaştığını kaydetti. Vali Mehmet Celalettin Lekesiz ve Altınözü Kaymakamı Ali Aslantaş’ın koordinesinde, ilçelerine 2 çadırkent kurulduğunu, eski TEKEL binası bahçesine kurulan Çadırkent’e Suriye’den gelen yaklaşık bin kişinin yerleştirildiğini bildirdi. İlçelerine bağlı Boynuyoğun Köyünde Kızılay tarafından kurulan üçüncü Çadırkent’e henüz sığınmacıların yerleştirilmediğini, ancak çadırların hazır hale getirildiğini ifade eden Alkan, Cisr Eş Şuğur kasabasındaki olayların, Altınözü ve Hatay’ın diğer ilçelerinde Suriye’de akrabaları bulunanları huzursuz ettiğini, endişeli bekleyişlerinin sürdüğünü kadetti.
4 çadır hastane
İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri, eski TEKEL binasının girişine, Ankara’dan gönderilen 4 adet şişme çadır hastane kurdu. Çadır hastanenin ikisinin erkeklere, diğer ikisinin de kadınlara hizmet vereceği öğrenildi. Toplam 10 yatak kapasiteli hastanelerin, yaralılar için acil müdahale hizmeti vereceği belirtildi.Bölgeye ayrıca, akşam saatlerinde de mobil laboratuvar ve röntgen araçlarının getirileceği öğrenildi.