Anıttaki Atatürk’ün yüzünü Sarı-Kırmızı-Yeşil poşularla saran Hainlere ses çıkartmayan AKP!
ANITTAKİ Atatürk’ün yüzü-sarı-kırmızı yeşil poşularla sarıldı. Yanıbaşındaki silah arkadaşlarının da. Meydanda rüzgar vardı, pankartlar flamalar dalgalanıyordu. Hilal kaşlarını daha bir çatmıştı; ama gönderde yaprak kıpırdamıyor. “Ayyıldız ihanetin rüzgarıyla daldalanmam” diyordu. Yine muhtemelen bugün gazetelerde de, bayram havasında bir Taksim Meydanı’ndan söz edilecek.
Murat İDE’nin yazısı
Bu satırlar yazılırken televizyonlardan muhtemelen Taksim Meydanı’nda bayram havasında 1 Mayıs kutlamaları diye yayınlar yapılıyordu.
Evet kalabalık büyük, şehrin bu bölgesinde yollar trafiğe kapalı. Şarkılar türküler söyleniyor. Herkes demokratik bir hakkı kullanıyor.
Yine muhtemelen bugün gazetelerde de, bayram havasında bir Taksim Meydanı’ndan söz edilecek.
Gelin size bayram dediklerinden birkaç not aktarayım. Meydanın büyük bölümüne sarı, kırmızı, yeşil renkler h‰kim.
Topluluktaki birkaç Türk Bayrağı ise gezi parkın Elmadağ tarafına sıkışmış CHP’lilerin elinde. Bayraklar o köşeye sıkışmış gibi. Ancak polisin, bir haftadır şov kokan açıklamalarına göre; hertürlü önlemin alındığı anıt çevresi, şehre inmiş eşkiyaya teslim.
Anıttaki Atatürk’ün yüzü sarı kırmızı yeşil puşularla sarılmış halde. Yanıbaşındaki silah arkadaşlarının da.
Anıtın Sular İdaresi’ne bakan yüzünde ise, bir Kuva-i Milliye Askeri’nin üzerinde İmralı canisinin büyük bir posteri var. Anıta tırmanmış çapulcular Atatürk’ün ve silah arkadaşlarının heykeline tekme ve tokat atıyor.
Bu anda “peki polis ne yapıyor?” diye soracaksınız. Memleketin “Vatan” caddesinde, “Bayrak” indirilirken ne yapıyorsa aynısını yapıyor. Oysa o şov kokan açıklamalarına göre, meydandaki bayrak ve Atatürk Anıtı korunacaktı. Tertip komitesi, alanda kimin nerede toplanacağına karar verendir. Günlerdir, hazırız , başka kentlerden polis getirdik ” diyen emniyet, tertip komitesiyle irtibat kurmamış olacak ki
Atatürk Anıtı ve çevresi çapulcu gruba ayrılmış.
Yok eğer ” tertip komitesiyle irtibat kurduk ” diyorlarsa ben de sormak isterim ” Aklınız kaç karış havadaydı. Aklınız kaç karış havadaydı ki, ve hiç aklınız ve yüreğiniz yok mu ki size bir ülkeyi teslim etmiş kahramanları çakallara teslim ediyorsunuz.
İşte bu yüzden dedim bugün, “özgürlüklere saygı göstermek teslim olmak değildir. Mitingin tertip komitesini anlarım. Onlar için her manevra mübahtır; ama devletim, polisim, istihbarat teşkilatım, jandarmam sizin için durum farklı. Ortak değerlerimizi muhafaza için varsınız. Onlara uzanacak dil, onlara uzanacak el, onlara uzanacak ayak aslında sözü de tokadı da, tekmeyi de yiyen sizsiniz.
Anıttaki kahramanların, yüzüne giden tükürüğün adresi de..
Meydanda rüzgar vardı, pankartlar flamalar dalgalanıyordu, hilal kaşlarını daha bir çatmıştı; ama gönderde bayrak direğinde, yaprak kıpırdamıyor. ” Ayyıldız ihanetin rüzgarıyla daldalanmam ” diyordu. Benim gördüğüm, benim aldığım bayram notları bunlar.
Kınanız bizden, bayramanız da kutlu olsun ..