Salon toplantıları yerine, mahalle mahalle, sokak sokak, kapı kapı hatta köy köy dolaşarak insanlarımızı bilinçlendirmeliyiz
14 Nisan 2007 tarihinden başlayarak ülkemizde bir dizi “Cumhuriyet Mitingleri” ana başlığı ile eylem düzenlenmiştir. Buradaki asıl amaç, laikliğin ayaklar altına alındığı bir süreçte, Cumhurbaşkanı’nın toplumsal uzlaşma ile seçilmesine katkı sağlamak olarak belirlenmiştir.
Türk milleti, bayraklarıyla tüm yurdu gelincik tarlasına çevirmiş, Tandoğan’dan Anıt Kabir’e giden yolda, millet ulu önder Atatürk’e olan bağlığını, sevgisini ve özlemini nakış, nakış işlemiştir. Daha sonra 29 Nisan İstanbul Çağlayan, 13 Mayıs İzmir Gündoğdu mitinglerinde de aynı heyecan yaşanmıştır. Ancak binler, yüz binler hatta milyonlar, Cumhuriyet Mitinglerinden sonra doğru duruşta birleşememişlerdir.
“Bin Dirilmiş Kıtalar” ne yazık ki Tayip Erdoğan’ın deyişiyle “bindirilmiş kıtalara” dönüşmüştür.
Cumhuriyet tarihimizin en geniş katılımlı eylemleri olan bu mitinglerden sonra yapılan genel seçimlerde AKP oy oranını %36,5’den %46,57’ye çıkararak yeniden tek başına iktidar olmuştur..
Bundan iki yıl sonra 17 Mayıs 2009 tarihinde Tandoğan’da düzenlenen Cumhuriyet Mitinginin ana hedefi ise, Ergenekon soruşturmasıyla Silivri’ye gönderilen başta ADD Genel Başkanı Şener Eruygur, Genel Başkan Vekili Mustafa Yurtkuran olmak üzere, tüm yurtseverlere destek sağlamaktır.
Şimdi basından izlediğimiz kadarıyla ADD Genel Başkanı Tansel Çölaşan, kendi söylemiyle “tabandan gelen baskılara dayanamayarak”, Cumhuriyet Mitinglerinin yeniden başlayacağını duyurmuştur. Biz de toplumun çeşitli kesimlerinden insanlarla yapılacağı tasarlanan, bu mitingler hakkında bir mini söyleşi yapmaya çalıştık.
Sorularımızı yanıtlayacak, Kemalist aydınların, yapılacağı var sayılan Cumhuriyet Mitingleri konusunda, toplumu aydınlatacağı inancındayız.
Gazanfer ERYÜKSEL: Seçim öncesi büyük kitlelerin katılımı ile gerçekleşen, ancak yanlış uygulamalar sonucunda AKP’yi % 47 ile iktidara taşıyan, 2007 14 Nisan’dan başlayarak yapılan Cumhuriyet Mitingleri’ni nasıl değerlendiriyorsunuz?
Suay KARAMAN: Özellikle 14 Nisan 2007 tarihinde Ankara Tandoğan’da yapılan Cumhuriyet Mitingi, başlangıç olarak çok olumluydu. Ülkemizde yapılan en büyük, en anlamlı mitingdi. Ancak bu mitingdeki coşkuyu gören bazı demokratik kitle örgütü yöneticileri, kendilerini de göstermek için hemen yeni mitingler hazırladılar. Toplumun açlığı eklenince, başarılı da oldular. Fakat bu mitingler hep laik – anti laik söylemde oldu. Ülkemizin geldiği durum, yaşadığı çöküş süreci, Atatürk ilke ve devrimlerinin terk edilmesi, tam bağımsızlık ve emperyalizm karşıtlığına yeterli vurgu yapılamadı. İyi niyetle başlayan bu olumlu girişim, bazı kişilerin de olumsuzluklarıyla bekleneni veremedi.
Gazanfer ERYÜKSEL: Sizce eğer yapılacaksa, bu mitinglerin zamanlaması doğru mudur?
Suay KARAMAN: Mitinglerin yapılacağını sanmıyorum ama yapılacaksa da zamanlaması yanlıştır. Haziran ayında genel seçimler öncesi cumhuriyet mitinglerine başlamak, “acaba milletvekili olmak isteyenler, kendilerini mi göstermek istiyor?” gibi bazı soruları akıllara getirir. Şimdi basından duyduğumuza göre miting yerine büyük salon toplantıları yapılacakmış. Bence bunların yerine mahalle mahalle, sokak sokak, kapı kapı, hatta köy köy dolaşarak insanlarımızı bilinçlendirmeliyiz.
Gazanfer ERYÜKSEL: Bir seçim öncesi bu mitinglerin tekrarlanmasındaki amaç ne olabilir?
Suay KARAMAN: Buradaki amaçlardan biri, yukarıdaki sorunuza verdiğim yanıttaki gibi, milletvekilliği için pazarlama çalışması yapılmasıdır. Gizli amaçlardan birisi de, toplumdaki laik – anti laik çatışmasını körükleyip, yurtsever insanlarla toplumun arasına mesafe koymaktır. Bu konularda çok dikkatli olmalıyız ve kesinlikle emperyalizmin oyununa düşmemeliyiz.
Gazanfer ERYÜKSEL: Bu mitinglerin getirisi ve götürüsü ne olabilir?
Suay KARAMAN: Cumhuriyet Mitinglerinin getirisi, örgütlü toplum olma yolunda, toplumun kenetlenmesidir. Ama aynı örgütlülüğün kararlılıkla sürdüğünü söylemek olanaklı değildir. Mitinglerin götürüsü ise, onca güzelliğe karşı insanların umudunun yitirilmesidir. Ancak ne olursa olsun, umudumuzu yitirmemeliyiz. Atatürk ilke ve devrimlerini doğru özümseyebilirsek ve topluma doğru anlatabilirsek, başaramayacağımız hiç bir şey yoktur. Her türlü sıkıntıyı aşmamızın yolu, Kemalizm’in altı okudur…
Gazanfer ERYÜKSEL: Teşekkürler Suay Karaman.
Suay KARAMAN: Ben teşekkür ederim.