Tayyip Elini Cebimizden Çek!
Burnunu soktun mahalleleri karıştırdın. Kolunu uzattın memleketi baştan sona huzursuz ettin.
Senin ve adamlarının burnu her gün dolaplarımızı, kilerlerimizi kokluyor. Kimin ne kadar yiyeceği kaldı diye peşine düştünüz milletin.
Her şeyimizi aldınız “yastık altı paralar” dediniz yastıklarımızı, yorganlarımızı bile sattırdınız.
O yetmedi milletin geleceğinin teminatı olan devlet mallarını İsraillilere “kapış” yaptınız. Aç köpekler gibi kapıştılar hepimizin geleceğini.
İyi de yeter artık Tayyip elini cebimizden çek. Söyle adamlarında çeksin. Artık bir şey kalmadı biraz merhamet. Nasıl bir açlıktır bu; dünyayı yediniz yine doymadınız.
Anlıyoruz sana çok para lazım. Bir gün kaçıp gittiğinde yedi sülalen oradan geçinecek. Daha “gemicikler” alacaksın” pahalı saatler, ziynet eşyaları alacaksın ama, lütfen yeter artık yaşamak için bir şeyler de bize bırak.
Sen devletin başısın. Devletin görevi her şeyden kar etmek değildir. İnsanlar ne faturalarını ödeyebiliyor, ne de boğazını doyurabiliyor. Senin aklın hala bizim cebimizde. Yeter artık elini cebimizden çek!
Yeni uygulamalar icat edip, şoförlerden para alıyorsun. Yeni uygulamalar icat edip, kahvehanelerden para alıyorsun. Sürekli yeni icatlar peşindesiniz halkın parasını cebinden çekip alabilmek için. Öbür elinizde ağzımızda susturmaya çalışıyorsunuz.
Allah aşkına sizler kimsiniz ve niçin gönderildiniz?
Yeter artık elinizi cebimizden de, memleketimizden de çekin!